ZEKAT

            Zekat;kelime olarak artmak,çoğalmak,güzel zikir,bereket,temizlik,iyi durum ... gibi anlamlara gelir.Fıkıhta ise zekat;dinen zengin sayılan bir müslümanın malının belirli bir miktarını,belirli bir zaman sonra,belirtilen yerlere vermesine denir.Zekat hicretin ikinci yılında farz kılınmıştır.

“Sadakalar (zekâtlar) Allah'tan bir farz olarak ancak, yoksullara, düşkünlere, (zekât toplayan) memurlara, gönülleri (İslâm'a) ısındırılacak olanlara, (hürriyetlerini satın almaya çalışan) kölelere, borçlulara, Allah yolunda çalışıp cihad edenlere, yolcuya mahsustur. Allah pek iyi bilendir, hikmet sahibidir.” Tevbe Suresi Ayet 60

“Namazı kılın; zekâtı verin; Peygamber'e itaat edin ki merhamet göresiniz.” Nur Suresi Ayet 54

ZEKATIN FARZİYYETİNİN ŞARTLARI

            Mükellefte Aranan Şartlar:

            Müslüman Olmak: Zekat mali bir ibadettir.Dini yönü daha ağırdır.Onunla müslümanlar sorumludur.İslam ülkesinde de bulunsa müslüman olmayan zekatla sorumlu değildir.

            Akıllı Olmak: İslamın emirlire temyizi gücü olanlaradır.

            Büluğ Çağına Girmek: Ergenlik çağına girmeyen bir kimse ibadetlerle sorumlu değildir.Şayet küçük kimse zenginsi ve malı gelir getiriyorsa,zekatını bir ihtiyat tedbiri olarak vermesi uygun olur.

            Hür olmak: Köleler ve cariyeler zekatla sorumlu değildir.Hapse mahkum,ömür boyu hapisle cezalandırılanların durumuna gelince,bunlar zekatta dahil (Hacc hariç) diğer ibadetlerle sorumludurlar.Malları gelir getiriyorsa zekatını vermek gerekir.

            Nisaba Malik Olma: İslam en küçük bir ailenen bir senelik tüketemini,temel ihtiyaç maddelerini gözetir ve onun ötesindeki kıymetleri zekata tabi kılar.Asli ihtiyaçlar,bir ailenin bir yıllık ihtiyaç duyduğu miktardır.O da kendisinin veya dinen bakmakla yükümlü olduğu aile fertlerinin (usul ve füruunun) yıllık yiyecekleri,yazlık ve kışlık giyecekleri,ev,mefruşat eşyası,binit vasıtası,hizmetçi giderleri,sanat aletleri ve kitapları,hayati eşya cümlesinden olan malları asli ihtiyaçlarıdır.Asli ihtiyaçların vasıf,miktar vb. yönleri kişinin içinde bulunduğu toplumun geleneklerine göre tayin edilir.Asli ihtiyaçları ve borçları dışında kalan ve gerçekten veya manen artış,çoğalma kaydeden aşağıdaki mallara sahip olan kimse dinen zengin (nisaba malik) sayılır.

            Altın – 20 miskal (Şer’i =20*4=80 gram;Örfi=20*4.8=96 gram )

            Gümüş – 200 dirhem (Şer’i=200*2.8=560 gram;Örfi=200*3.2=640 gram )

            Para veya ticari amaçla elde tutulan menkul veya gayrı menkullerde kıymet 80 gram (22 Ayar) altın kıymetini bulursa

            Deve – 5 tane

            Sığır ve Manda – 30 tane

            Koyun ve keçi – 40 tane

            Toprak mahsulleri – 5 vesk (1000 kg.)

            Malda Aranan Şartlar:

            Nemâ (Artıcı Olma ): Nemâ;bir şeyin artması,çoğalması,büyümesi demektir.Bir kısım mallar vardır ki gerçekten çoğalır.Koyun,keçi,sığır,manda,deve,ticaret malları ... gibi.Buna hakiki nema denir.Bir kısım mallarda vardır ki gercekten çoğalmaz.Sayısı ve ağırlığı artmaz ama kıymeti,satın alma gücü artar.Altın,gümüş,para,yabancı dövizler ... gibi.

            Ancak ticari amaçla olmaksızın elde bulundurulan menkul ve gayrı menkul kıymetler,öşrü verilmiş mahsuller bir daha zekata tabi tutulmazlar.

            Mülkiyet: Sahip olunan mal üzerinde tam mülkiyet esastır.Kişi kendi malı üzerinde tam kullanma,faydalanma hakkına sahipse bu konuda herhangi birinin izin,icazet ve aracılığına ihtiyaç duyulmuyorsa tam mülkiyetten söz edilir.

            Haram yollarla kazanılan malların zekatı yoktur.Zira islamiyet o tür gelirleri gayrı mütekavvim mal sayar,kullanılmasını,üzerinde mülkiyet hakkını kabul etmez.

            Havlîlik (Yıllanma): Zekata tabi malların mülkiyete geçişinden sonra üzerinden tam bir kameri yıl (365 gün) geçmiş olması esastır.Tarım ürünleri,meyveler ve maden elirleri gibi zekata tabi mallarda yıllanma şartı aranmaz. Hasad edilince,ocaktan çıkarılınca zekatlandırılır.Malların sene içinde artması yada azalması veya cins değiştirmesi önemli değildir.Sene sonunda nisabtan aşağı düşmemesi gerekir.

ZEKATIN SIHHATİNİN ŞARTLARI

            Niyet: Verilen zekatın sahih olması için mutlaka zekat niyeti ile verilmesi şarttır.Başka düşüncelerle verilen sadakalar zekat yerine geçmez.Zekat verilirken kalben niyet yapılması yeterlidir,dil ile söylenmesi şart değildir.Hatta söylenmemesi fakiri manevi bir ezikliğe düşüreceğinden daha iyidir.

            Zekat Olarak Verilen Malın Değerli Olması: Zekat verilecek malın ne iyi kaliteli nede düşük kaliteli olması tercih edilir.Orta vasıf ve özellikteki maldan zekat verilir.Zekatta amaç,zekata muhtaç kimsenin zaruri ihtiyaçlarına cevap vermektir.Şayet zekat olarak verilen mal fakirin işine yaramıyor,fakat kıymeti işine geliyorsa,ihtiyacı karşılıyorsa o zaman zekatlık malın kıymeti verilir.Öşür,haraç,sadakayı fıtır,keffaret ve nezirlerde de durum böyledir.

            Zekat Verilenle İlgili Şart: Zekatı vermekle gerçek kişiler mükellef olduğu gibi,zekatı alacaklar da yine gerçek kişiler,muhtaç insanlar olmalıdır.Cami,köprü,çeşme vb. yerlere zekat verilmez.Nedeni de,İslamiyet önce fertlerin refahını öngörür.Diğer yatırımlar için başka imkanlar bulunabilir.

ZEKATA TABİ OLAN MALLAR

1)       Ehlî Hayvanların Zekatı: Hayvanların zekata tabi olmaları için bunların,belli bir sayıya (nisaba) ulaşması, üzerinden bir yıl geçmesi,et,süt,yavru... elde etmek maksadıyla bakılması,yılın büyük bir kısmında merada otlaması, tarla sürme,su ve yük taşıma gibi işlerde çalıştırılmak üzere edinilmiş olmaması gerekir.Belirtilen hayvanlar ticari amaçla,etlik olarak beslenir,yemlenirse saime olsa bile saime gurubuna girmez,ticaret malı sayılırlar.Kıymetlerinin %2.5 üzerinden zekatlandırılırlar.Sırf binek ve taşıma ve koşum vasıtası olarak kullanılırsa o hayvan demirbaş sayılır,zekata tabi değildir.

a)      Koyun ve Keçinin Zekatı:

              40 dan 120’ye kadar                            1 koyun veya keçi

            121 den 200’ e kadar                             2 koyun veya keçi

            201 den 399’ a kadar                             3 koyun veya keçi

            400 den sonra her yüz için                     1 koyun veya keçi zekat verilir.

b)      Sığır ve Mandanın Zekatı:

            30 dan 39’a kadar                                 1 yaşında (tamamlamış) 1 dana

            40 dan 59’a kadar                                 2 yaşında (tamamlamış) 1 dana

            60 dan 69’a kadar                                 1 yaşında (tamamlamış) 2 dana

            70 den 79’a kadar                                 biri 1 yaşında (tamamlamış),diğeri iki yaşında (tamamlamış) 2 dana

c)       Develerin Zekatı:

              5 ten    9’a kadar                                1 koyun veya keçi

            10 dan 14’e kadar                                 2 koyun veya keçi

            15 ten 19’a kadar                                  3 koyun veya keçi

            20 den 24’e kadar                                 4 koyun veya keçi

2)       Ticaret Mallarının Zekatı:

            Bir malın ticaret eşyası sayılabilmesi için kar sağlama amacı ile fiilen satışa arzetme unsurlarının bulunması gerekir.Ticari niyetle elde bulundurulan bu mallar 80 gram altın değerine ulaşınca ve üzerinden bir kameri yıl geçince %2.5 hesabıyla zekatını vermek gerekir.Bugün inci,elmas,yakut ... vb. gibi mücevheratında zekatlarının verilmesi gerekir.

            Öşre tabi ve öşrü verilen bir mahsul üreticisince ticari amaçla anbara konulsa yeniden zekatı gerekmez.

3)       Toprak Mahsullerinin Zekatı:

            Allah Teala mahsullerin,hasad zamanı vergilerinin verilmesini emir buyurur.Hadislerde de şayet arazi yağmur ve dere sularından kendiliğinden sulanıyorsa % 10 (öşür); el emeği ve masrafla sulanıyorsa % 5 (nısful öşür) ‘i zekat olarak verilir.

            Zekata tabi tutulacak toprak ürünleri de ot,odun gibi şeyler hariç toprağın yetiştirdiği ve kıymet taşıyan her türlü mahsul öşre tabidir.Bu ürünlerden başka şart aranmaksızın miktarı bir ton ve daha fazla ise öşrü gerekir.Ebu Hanifeye göre ise miktarı önemli değildir.Az olsun çok olsun öşrü gerekir.Ürün kimin ise zekatını o verir.Arazinin ariyet veya kiralık olması önemli değildir.Elde edilen balın kıymeti bir ton ürün kıymetine eş durumdaysa o baldan  10 öşür verilir.Arıcılık zorunlu masrafı gerektiriyorsa o zaman öşür % 5 olur.

4)       Maden ve Definelerin Zekatı:

            Ocaktan çıkarılan maden veya yer altında bulunan İslam öncesine ait veya şüpheli mahiyetteki definelerin nisabı aranmaksızın Hanefilere göre % 20’si zekat olarak verilir.Bu gibi kıymetlerde nisab aranmadığı gibi üzerinden bir yıl geçmesi de gerekmez.Bulunur bulunmaz % 80’ni kişinin,% 20’si kamunun hakkıdır.Diğer mezheplerde ise %2.5 zekat vermek gerekir.

5)       Altın Gümüş ve Paraların Zekatı:

            Altın’ın nisabı 80 gram (96 gram) ,gümüş’ün nisabı 560 gram (640 gram) ,nakit paraların nisabı ise 80 gram altın (22 ayar ) değeridir.Borcundan ve asli ihtiyaçlarından sonra bunlara sahip olan bir kimsenin,üzerinden bir yıl geçtikten sonra zekat vermesi gerekir.

            Gümüşün nisabı olan 200 dirhemden sonra her 40 dirhemde bir dirhem ve altının nisabı olan 20 miskalden sonra her 4 miskalde 0,2 gram zekat verilir.

            Yabancı paralara (dövizlere ) gelince;bunlar bir ülkede örfen veya kanunen ödeme birimi olarak kullanılıyorsa o zaman durumu yukarıdaki gibidir.Öyle değilse ,milli para karşılığı alınıp satılıyorsa o zaman ticaret malı hükmüne tabidir.

6)       Alacakların,Maaş ve Ücretlerin Zekatı:

a)      Kuvvetli Alacaklar ( Deyni Kavi ): Bunlara ticari mahiyette alacaklar da denir.Ödünç olarak verilen krediler (poliçe,bono,çek),ticari yer kiraları,başkasının zimmetinde ve kendisinin matlubunda olan ticari alacaklar vb’dir.Bu alacakların 1/5’i alınınca geçen yıla ait zekatı verilir.

b)      Orta Alacaklar ( Deyni Vasat ): Bunlara adi alacaklar denilir.Birinci guruba girmeyen ve ticari mahiyette olmayan alacaklardır.İşçi ücreti,maaş,ev kirası,kıdem tazminatları vb.’dir.Bu alacakların 80 gram altın değeri tahsil edilmişse tahsil edilen üzerinden geçen yılın zekatı verilir.

c)       Zayıf Alacaklar ( Deyni Zayıf ): Bir malın veya hizmetin,hatta menfaatin karşılığı olmayan alacaklardır. Mehir,miras,vasiyyet,maddi manevi tazminattan kaynaklanan alacaklar böyledir.Bunlar ele geçtikten itibaren nisabı dolduruca ve üzerinden bir yıl geçince zekata tabidir.

ZEKAT KİMLERE VERİLİR

            Allahu Teala Kuranı Kerimde Tevbe Suresinin 60. ayetinde zekatın kimlere verileceğini tayin etmiştir.

“Sadakalar (zekâtlar) Allah'tan bir farz olarak ancak, yoksullara, düşkünlere, (zekât toplayan) memurlara, gönülleri (İslâm'a) ısındırılacak olanlara, (hürriyetlerini satın almaya çalışan) kölelere, borçlulara, Allah yolunda çalışıp cihad edenlere, yolcuya mahsustur. Allah pek iyi bilendir, hikmet sahibidir.” Tevbe Suresi Ayet 60

1)       Fakirler: Ne nisaba ulaşacak kadar malınede onun kıymetine sahip kişilerdir.Bunların asli ihtiyaçlarından sayılan evi,mefruşatı,o yılki borçlarına karşılık parası bulunsa bile yine de fakir sayılırlar.

2)       Miskinler ( Yoksullar ): Hiçbir şeyi bulunmayan kişiler,fakirlerdir.Yiyecek ve içeceği çin dilenmeye muhtaç kişilerdir.Durumları itibariyle fakirlerden daha zayıf kimselerdir.

3)       Zekat Memurları ( Amiller ): Zekatı toplama işiyle görevli her kişi hizmete karşılık zekat alabilir.Zekat memuru kısaca şu şartları taşımalıdır.Müslüman,ergin,güvenilir,zekatla ilgili dini hükümleri bilmek,zekat işinde istihdama uygun birisi olması gerekir.

4)       Müellefe-i Kulûb ( Kalpleri İslama Isındırılmak İstenenler ): Bunlan üç sınıftır.1-Ya kendilerinin ve milletinin müslüman olmalarını temin etmek için zekat verilir.2-Ya müslüman olmuş fakat yine de kuşkulu durumda bulunanlar,3-Ya da şer ve zulümlerinden müslümanları korumak için zekat verilenlerdir.B uhükmün amacı;müslümanları güçlendirmek,müslüman olmayan güçlü kimselerin islama girmesiyle üstünlük kazanmak,müslümanlar üzerinden zulmü kaldırmaktır.

5)       Köleler: Ayette geçen köle terimi her nevi köleyi içine alır.İster hürriyetine kavuşmak için efendisiyle borçlanan mükatep köle olsun,isterse satışa çıkartılmış köle olsun.Bunlara zekattan verilecek borç ve bedelleri ödenir ve hürriyetlerine kavuşturulur.

6)       Borçlular: Borcundan başka bir mal varlığına sahip olmayan veya kendisinin de başkasında malı bulunuyorsa da alması imkansız hale gelmiş kimselerdir.Borç dinin serbest kıldığı işlerden kaynaklanıyorsa ve ödenmesi kesinlikle gerekiyorsa,borçlu kimseye zekat verilir.

7)       Allah Yolunda Olanlar:Harp veya hacc gibi ulvi amaçlarla evinden çıkıpta yolda kalan,parası kaybolan mücahid,gazi ve hacılardır.İşte onlar verdikleri mücadelede maddi desteğe muhtaç iseler,kendilerine zekat verilir.

8)       Yolda Kalmışlar:Parasızlıklar,imkansızlıklar dolayısıyla yolda kalmışlara zekat verilir.Bunlar kendi yurtlarında zengin olsalar da yurtlarına dönmeyi sağlayacak kadar zekat alabilirler.

ZEKAT VERMEDE ÖNCELİK SIRASI

            Zekat verilmesinde öncelik fakirler ve miskinlerdir.Fakat bir zekat mükellefi,sekiz sınıftan herhangi birine giren kişiye verirse borcundan kurtulur.Zekat miktarı kabarıksa sınıflar arası paylaştırmak gerekir.Zekat verilecek kişinin bu zekat malı ve parasını dinin belirttiği yerlere harcaması gerekir.Gayrı meşru yerlere harcarsa günahkar olur.Zekat verilirken zekat almaya hak kazananlarda yakından uzağa doğru bir sıra takip edilir.

            Kardeşler, kardeş çocukları, amca, hala, dayı, teyze, diğer akrabalar, yakın komşular, uzak komşular, meslektaşlar, mahalle veya şehir,kasaba ve köyün diğer fakirleri,ülke fakirleri.

ZEKAT KİMLERE VERİLMEZ

            Zenginlere: Asli ihtiyaçlarından başka nisab miktarı mala sahip olan kimse dinen zengin sayıldığından dolayı böylelerine zekat verilmez.Çünkü bunlar zekat vermekle mükelleftirler.

            Kişinin Bakmakla Mükellef Bulunduğu Yakın Akrabalarına: Bir kimse zekatını anasına, babasına, dedesine,nenesine,onların anne ve babalarına,oğluna,kızına,torunlarına,onların çoçuklarına ve hanımına veya beyine veremez.

            Müslüman Olmayanlara: Allaha ve sair inanılması gereken konulara inanmayanlara,müslümanken dinden çıkmış kimselere (mürted) zekat verilmez.

            Hz.Muhammed (SAV)’in Yakınlarına: Hadiste”Zekat Muhammede ve Muhammedin akrabasına uygun değildir.” Buyurulmuştur.

FITIR SADAKASI

            Sadakayı fıtır veya fitre;Ramazanı şerifin sonuna yetişen ve asli ihtiyaçlarından başka en az nisab miktarı mala sahip olan hür müslümanlar için verilmesi vacib olan bir ibadetir.Ramazan ayını yaşama,onun ecrine, bereketine kavuşmanın bir şükran ifadesi olarak verilen fitre,hicretin ikinci yılında oruç ile birlikte vacib kılınmıştır.

            Fitrenin hikmeti ,oruç tutan müslümanlarda meydana gelebilecek hataları gidermek ve bayram günlerinde fakirlerin de sevinmelerini sağlamaktır.

KİMLER FITIR SADAKASI VERİR

            Bayram sabahına sağ olarak giren ve dinen zengin sayılan her erkek ve kadına fıtır sadakası vacibtir.Bu sadakanın vacib olması için akıl ve ergenlik şartı yoktur.Yani çocuklar ve delilerin fitrelerini de velileri verir.Ramazanda oruç tutmayanlar da fitre vermekle yükümlüdürler.Çünkü fitre sadece oruca bağlı bir ibadet değildir.

FITIR SADAKASI KİMLERE VERİLİR

            Fıtır sadakasının rüknü onu ehline vermektir.Zekat kimlere verilirse fitre de aynı yerlere verilir,zekat verilmeyen yerlere fıtır sadakası da verilmez,zekattaki öncelik sırası fıtır sadakasında da geçerlidir.

FITIR SADAKASININ VERİLME ZAMANI

            Fıtır sadakasını ödeme,borç haline gelme zamanı Ramazan bayramı sabahıdır.Fıtır sadakası bayram sabahı vacib hale gelir.En uygunu,Ramazan içinde ve en geç bayramın birinci günü bayram namazından önce vermektir.

            Ramazan bayrımından önce vefat edene fıtır sadakası vermek gerekmez.Bu vakitten önce doğan müslüman olan ve zengin olan herkese vacibtir.

FITIR SADAKASININ MİKTARI

Fitre;buğday,arpa,buğday ve arpa unu,kuru üzüm ve hurma üzerinden verilir.Bu sayılan maddeler Peygamber (SAV) zamanında ki temel gıda maddeleridir.Bu sebeple bir memleketin temel gıda maddeleri ne ise o esas alınabilir.Gıda maddelerinin seçim ve tesbitinden amaç,muhtaç kişinin en az bir günlük iki öğüne yetecek kadar zaruri ihtiyacını karşılamaktır.

O halde fıtır sadakasının miktarını şöyle açıklayabiliriz.Fıtır sadakası üzerine vacib olan kimsenin bir günlük (iki öğün,sabah-akşam) yiyecek masrafıdır.

“Allah, kasıtsız olarak ağzınızdan çıkıveren yeminlerinizden dolayı sizi sorumlu tutmaz, fakat bilerek yaptığınız yeminlerden dolayı sizi sorumlu tutar. Bunun da keffâreti, ailenize yedirdiğiniz yemeğin orta hallisinden on fakire yedirmek, yahut onları giydirmek, yahut da bir köle azat etmektir. Bunları bulamıyan üç gün oruç tutmalıdır. Yemin ettiğiniz takdirde yeminlerinizin keffâreti işte budur. Yeminlerinizi koruyun (onlara riayet edin). Allah size âyetlerini açıklıyor; umulur ki şükredersiniz!” Maide Suresi Ayet 89

 

GERİ DÖN